30 Eylül 2013 Pazartesi

ŞAPKALI CUPCAKE



Pelinchef'den  tarifini aldığım yumuşacık keki lezzetli kremasıyla bu cupcakeler çok beğenildi. Üç aşamadan oluşan minik keklerin yapımı biraz oyalayıcı ama sonuç başarılı. Küçük boy muffin kalıplarından kalmadığı için benimkiler biraz büyük olduğundan çikolata kaplaması biraz daha oyalayıcı oldu. Sizin elinizde varsa en küçük kalıbı kullanın. Zaten şapkasıyla beraber hacmi de büyüyor. Benim kalıplarımdan 8 adet cupcake çıktı. Dediğim gibi biraz daha küçük kullanırsanız 10-12 adet cupcake elde edersiniz.


Malzemeler:

1 + 1/4 su bardağı un
100 gr tereyağ
1 su bardağı şeker
2 yumurta
3/4 su bardağı yoğurt
3 çorba kaşığı kakao
1/2  tatlı kaşığı kabartma tozu
1/2 tatlı kaşığı karbonat
1 paket vanilya
bir çay kaşığının ucuyla tuz

Mereng için malzemeler:

2 yumurta beyazı
1 su bardağı pudra şekeri
1 paket vanilin ( ben limon esansı kullandım )
1-2 damla limon suyu ya da varsa 1/4 tatlı kaşığı

 Üzeri için:

100 gr bitter çikolata

Un kakao karbonat, kabartma tozu ve tuzu beraber bir kaba eleyin

Keki için öncelikle oda sıcaklığındaki tereyağ ve şekeri karıştırma kabında mikserle krema halini alıp beyazlayana kadar çırpın. Ardından yumurtaları teker teker ekleyin, çırpın. Yoğurt ve vanilyayı da ekledikten sonra çırpmaya devam edin. Unlu karışımı da ekledikten sonra mikserin düşük hızında ya da spatulayla unlar kaybolana kadar karıştırın.


Silikon muffin kalıplarınızın ya da tepsinizin içine kağıt kalıplarınızı yerleştirin. Kalıpların yarısından biraz fazla dolduracak şekilde kağıtlarınıza kek harcınız paylaştırın. 170 derecede  20-25 dakikada kürdanınz kuru çıktığında pişmiş olacaktır.

Yumurta beyazını içine hiç sarısı kaçmamış olarak cam bir kaseye alın. İçine diğer malzemeleri de ekledikten sonra kaynamakta olan orta kısık ateşte çırpmaya başlayın. Ocağın ateşi yüksek olursa yumurtanızı pişireceği için ısısına dikkat etmek gerekiyor. Çok kısık ateş de yumurtanın çiğ kalmasına neden olur, o yüzden suyun hafif çıkan buharı bizim için yeterli. Parmağımızla dokunduğumuzda parmağınızın ısındığını hissettiğinizde, kabarıp şekeri eriyen yumurta beyazını dikkatlice su dolu kabın üzerinden alın.

Bitter çikolatayı benmari usulü eritip biraz soğuması için kenara ayırın.

 Mikserle tekrar çırpıp soğumasını sağlayın. Kaşık yardımıyla, ince bir duy taktığımız sıkma torbasına merengi doldurun. Cupcakelerin üzerine yuvarlak hareketlerle yükselterek şapkaları sıkın.


Erimiş çikolatayı kaşık yardımıyla cupcakelerin her tarafına yavaş yavaş dökün. Fazla çikolatanın akması için biraz ters tutun.


Hepsini çikolatayla kapladıktan sonra çikolatası sertleşene kadar buzdolabına kaldırın.


27 Eylül 2013 Cuma

PEYNİRLİ YUMURTA


Kahvaltı zamanı... Artık havalar yavaş yavaş soğumaya başlayıp piknik günleri de geride kalınca evde yapılan kahvaltı günlerimiz artmaya başladı. Tabii doğal olarak farklı çeşit arayışlarımız da başladı. Böyle zamanlar için gene farklı ve de basit bir tarif paylaşmak istiyorum sizlerle.


Dilediğiniz sayıda katı haşladığınız yumurtayı soğuduktan sonra ortadan ikiye bölün. Ortalarını çıkartıp bir kabın içine alın. İçlerine labne ya da sürülebilir herhangi bir peynir ( ben 3 yumurtaya bir yemek kaşığı koydum ) koyun. Biraz tuz, biraz mayonez ve arzuya göre hardalla lezzetlendirin. 


Yumurta sarılı karışımı çatalla iyice ezerek püre haline getirin. Krema sıkma torbasına doldurup kesmiş olduğunuz yumurta beyazlarının içine sıkın. 

24 Eylül 2013 Salı

PATATESLİ TARTÖLET ÇANAĞINDA PEYNİRLİ MANTAR

Patatesli hamurlar her zaman lezzetli olur. Hamuruna patates katılan poğaçalar da puf puf olur ve bayatlamaz. Benim büyük tart kalıbına yaptığım patatesli hamurumu  bu defa küçük muffin kalıplarında denedim. Tek lokmalık, çok şık, davet sofralarına uygun, ertesi güne dahi yenilebilen bir şey çıktı ortaya. İç harcında tavuk-mantar veya labne-ton balığı ikilisini biraz limonla beraber de kullanabilirsiniz. Domatesli harçlarda çok yakışıyor, ayrıca sucuk salam gibi şarküteri ürünleri kullanarak üzerine kaşar peyniri serpip fırınlarsanız pizza lezzetinde bir tat da yakalayabilirsiniz. Yani sonuç olarak iç harcı tamamiyle sizin zevkinize kalmış, ama bana soracak olursanız labne -mantar tadını mutlaka deneyin derim...


Malzemeler:
Patatesli hamuru için:

2 adet orta boy haşlanmış patates
100 gr tereyağ
iki dal yeşil soğanın sapı
aldığı kadar un
bir çay kaşığı muskat rendesi
tuz, karabiber

İç harcı için:

150 gr labne peyniri
250 gr ince doğranmış mantar
2 diş rendelenmiş sarımsak
tuz, karabiber


Patatesleri rendeledikten sonra ,tuzunu, tereyağını ve kalan baharatları ekleyin. İnce ince doğradığınız taze soğanları ve ununu azar azar ekleyin. Ele yapışmayan yumuşak bir hamur olduğunda un eklemeyi bırakın, vaktiniz varsa biraz buzdolabında dinlendirin. Daha sonra unladığınız tezgahta merdaneyle açıp muffin kalıplarınızla uygun bir bardakla yuvarlaklar çıkartın.


Silikon kalıplarınıza çıkardığınız yuvarlak hamurları yerleştirip fazla gelenleri parmaklarınızla alın.Tabanlarının daha ince olması için biraz parmağınızla inceltin ve çatalla delikler açın ki kabarmasın. 180 dereceli fırında kenarları kızamaya başlayana kadar pişirin. Fırından çıkınca gene de kabarmışlarsa kaşığın tersiyle hafif hafif ortalarına bastırın.


İç malzemesi için mantarları az yağlanmış tavada kızgın ateşte karıştırarak pişirin. Bir kenarda soğumaya bırakın. Labnenin içine sarımsak, tuz ve karabiberi ekledikten sonra soğumuş mantarları da ilave edin. Fırından çıkan soğumuş olan tartoletlerin içlerini peynirli harç ile doldurun. Üstlerini süsleyip servis yapın.










...Bunlar da daha önce yaptığım mantar yerine ton balığı kullandığım tartoletlerim...

20 Eylül 2013 Cuma

MUZLU - ÇİKOLATALI RULO PASTA


Tadına bile bakamadan biten bir pastamın tarifini veriyorum bugün... Yok, yanlış oldu, sadece bir çatal tadabildiğim bir pasta ... Evde çocuk ve genç sayısı fazla olduğu için bir dilim yeterli gelmedi hiçbirine:))) Son anda gelen misafirler için iyi bir tercih oldu.

Pandispanyası yumuşacık muhallebisi çok hafif olmuştu. Daha önceden erittiğim fazla gelen çikolatayı da bu kez içine biraz tereyağ ekleyerek erittim ve üzerine sos olarak döktüm. İsterseniz bir paket krem şantiyi tarife göre hazırlayıp bütün pastanın üstünü kaplayabilirsiniz.

Pandispanyası İçin Gerekli Malzemeler:

5 yumurta
1 su bardağı toz şeker
1 bardak un
1 paket kabartma tozu
3 tane muz
bardak 200 ml ölçüsündeki standart su bardağı olacak

Sade Pastacı Kreması:

Üzeri için:

80 gr bitter çikolata
1 yemek kaşığı tereyağ
1 tatlı kaşığı sıvıyağ

Oda sıcaklığındaki yumurta ve şekeri mikseri beyazlayıp kabarana kadar çırpın. Birlikte elenmiş un ve kabartma tozunu da ekleyip spatulayla veya mikserin düşük hızında karıştırın. Yağlı kağıt serilmiş büyük fırın tepsisine döküp spatulayla eşit bir şekilde yayın.


180 derecede ısıtılmış fırında 15 dakika pişirin. Üzeri hafiften renk değiştirip sararmaya başlayınca pişmiş demektir.


Fırından aldığımız keki sıcakken yağlı kağıdıyla beraber sıkarak rulo yapın. Üzerini nemli temiz bir bezle örtün. Bu arada benmari erittiğiniz çikolatanızı ocaktan aldıktan sonra içine tereyağ ve sıvıyağı ekleyip iyice karıştırın.

Bir saat kadar sonra soğuyan rulonuzu yavaş yavaş açın. En ucuna soyduğunuz muzları dizin. Kalın bir rulo istiyorsanız kısa kenarına yerleştirin. Ben kişi sayısı fazla diye daha uzun bir rulo istediğim için uzun kenarından sarmaya başladım.

Hazırladığınız sade pastacı kremasını da pandispanyanın üzerine yayın.Muzlu olan kısımdan başlayarak yavaş yavaş parmaklarınızla hafif hafif sıkarak sarın. Bu arada yağlı kağıdı da sıyırın.


Üzerine eğer arttıysa muz dilimlerini yerleştirin. Erimiş olan çikolatanızı da üzerine kaşık yardımıyla gezdirin. Buzdolabında biraz dinlendirdikten sonra dilimleyerek servis yapın.


19 Eylül 2013 Perşembe

BAHARATLI - OTLU TEREYAĞ

Kahvaltıya misafir almayı çok severim... Eminim benim gibi düşünen bir çok kişi vardır...Çocuklu olunca sanırım akşam yemekleri uyku düzenini riske attığı için çok tercih edilmiyor. Her zaman yediğimiz peynir, zeytin vs.  dışında bir şeyler arayanlar için hoş bir tarif. İçine koyabileceğiniz otlar ve baharatlar tamamen size kalmış.


Ben bu defa acılı çeşni kullandım, üzerine de taze nane doğradım. Çeşni kabının dibinde kalanları kullandım, sanırım tuzu dibe çökmüş o yüzden biraz tuzlu olmuştu. Ama sadece kekikle de muhteşem oluyor. Artanları da et yemeklerinizde, makarna ve soslarınızda kullanabilirsiniz.

100 gr tereyağını çok ısıtmadan tavada erittim. Biraz soğuması için bekledim. İçine 1 tatlı kaşığı dolusu çeşnimi ( siz her ne kullanacaksanız onu ekleyin ) ekledim.


İçine koyduğunuz her neyse kalıplara dökmeden önce tereyağın biraz sertleşmesi için bekleyin.  Böyle yapınca içindekinin dibe çökmesine biraz engellemiş olursunuz . Benimkiler  aceleye geldi bekleyemedim o yüzden baharatlar biraz dibe çöktü.


Hala akışkan kıvamda olan sertleşmeye başlamış olan tereyağını silikon kalıplara kaşık yardımıyla dökün. Eğer kalıbınız yoksa kesip açtığınız buzdolabı poşetine döküp dikkatlice rulo yapıp buzluğa atabilirsiniz. Donduktan sonra keskin bir bıçakla keserek servis edebilirsiniz.


Silikon kalıbıyla buzluğa attığınız tereyağları odanın sıcaklığına  göre on dakika önce çıkarıp servis edebilirsiniz.


ZEYTİN SALATASI

Blogda tarif yazmak hiç göründüğü kadar kolay değilmiş... Yapması işin en kolay kısmı; fotoğraflandırmak, ön konuşmayı yazmak, tarifi ayrıntılı ama kafa karıştırmayacak şekilde anlatmak, çocuklardan ne yazacağını unutup unutup baştan yazmak gibi nedenlerden dolayı biraz meşakkatli bir işmiş. Facebook sayfamı da açtım istediğiniz zaman ziyaret edebilirsiniz. Orada hem yorum yazmak daha kolay, burada yorum bırakabilmek için google hesabı istiyormuş, o konuyu henüz çözebilmiş değilim.

Bir de şimdi de kardeşim http://www.picmonkey.com/ diye bir site gösterdi bana. Bir çeşit photoshop programı ama ben şu anda sadece fotoğrafların altına imzamı atabiliyorum. Zaten bunun dışında çok da fazla bir şey yapmayı da düşünmüyorum şimdilik.

İmzamı koymayı başardım ama sanırım biraz küçük oldu onu biraz büyütmem gerekiyor. Picmonkey'i ilk anda anlayamadım ama karıştırdıkça aslında basit bir program olduğunu anlıyorsunuz. Sizin de bu tarz bir şeye ihtiyacınız varsa muhakkak uğrayın derim.


Pazar kahvaltıları için nefis bir tarif. Evde kalmış tüketemediğiniz zeytinleri de değerlendirmek için yapabilirsiniz. E biraz zahmetli... ama sonuca değer bence...En son bir pazar kahvaltısında arkadaşlarıma yapmıştım hepsi bayıldılar. Zeytinleri kırma tercih ederseniz çekirdekleri ayırması daha kolay oluyor ama çizik zeytinleri de bıçak yardımıyla portakal soyar gibi çekirdeğinden ayırabilirsiniz.


Malzemeler:

Bir su bardağı yeşil zeytin
iki dal taze soğan
yarım demet maydanoz
1 domates
dilerseniz biraz kırık ceviz
sumak, nar ekşisi, zeytinyağı

Çekirdeklerinden ayırdığınız zeytinleri bir kaba alın. Soğan, maydanoz ve domatesi küçük küçük doğrayın ve zeytinlerin üstüne ekleyin. Bir tatlı kaşığı dolusu sumak, zeytinyağı ve nar ekşisini de ekleyip karıştırın. Ekşiliği zeytininizin ekşilik durumuna göre dikkatli ayarlayın. Eğer zeytininiz tuzluysa hiç tuz eklemenize gerek yok tadına bakarak kontrol edebilirsiniz. Salata kabına aldıktan sonra üzerini arzuya göre cevizle süsleyin.


Bu da siyah, yeşil zeytin karışık ve kuru soğanla yaptığım zaman çektiğim bir foto...


17 Eylül 2013 Salı

TAVUKLU PATATES KROKET


Bu tavukların başına gelen pişmiş tavuğun başına gelmedi galiba... İki kere pişmek... Neye niyet neye kısmet diye buna diyor olabilirler...Daha önce haşlayıp beşamelli tavuk yapmaya karar verdiğim, ama dışarı çıkmak zorunda kaldığımız için, poşetleyip derin dondurucuya attığım haşlanmış tavuk göğsünden bir tanesini çorba yapmak üzere çıkarmıştım. Sonra, aile meclisinin istekleri doğrultusunda kroket yapmak için patates haşlarken buldum kendimi ve bir anda bu lezzetli aperatifler çıktı ortaya... 

Patatesler haşlanmış olduğu için içine çok fazla yağ çekmiyor, soğuk olarak da gayet lezzetli.

Malzemeler:

1 adet tavuk göğsü ( haşlanmış didiklenmiş )
1 adet orta boy patates ( haşlanmış rendelenmiş veya ezilmiş )
tuz, karabiber biraz muskat rendesi

Panesi için:

un
galeta unu ( ben evdeki ufaklıklar için galeta ununa biraz corn flakes kattım ) 
bir adet yumurta



Tavuk göğsü, patates ve baharatları karıştırma kabına alıp birbirini tutan bir hamur olana kadar beraber yoğuralım. Elinizle mercimek köftesi yapar gibi yumrular yapın. 



Bir tabağa yumurtayı alıpbiraz tuzla çırpın. Ayrı bir tabağa iki yemek kaşığı kadar un, diğer bir tabağada aynı miktarda galeta unu koyun. Bittikçe azar azar eklerseniz unlarınız boşa gitmeyecektir.

Kroketleri önce una, sonra yumurtaya, sonra da galeta ununa bulayın. İçindeki malzemeler pişmiş olduğu için kızgın yağda altın sarısı renk alması yeterli.




14 Eylül 2013 Cumartesi

SADE PASTACI KREMASI

Daha önce tarifini verdiğim çikolatalı pastacı kremasının  sade olanı bu sefer sıradaki... Hafif, lezzetli ve maliyeti düşük bir krema çeşidi.

Malzemeler:

2 su bardağı süt
3 yemek kaşığı nişasta
4 yemek kaşığı şeker
2 yemek kaşığı dolusu un
1 bütün yumurta
1 tatlı kaşığı vanilya
75 gr tereyağ
100 ml ( yarım paket ) krema ya da yarım paket krem şanti


İlk olarak süt kremamızı çırpacağımız kabı ve mikser uçlarını buzdolabına koyuyoruz ki kremamızı çırparken sorun yaşamayalım.

Tereyağ, vanilya ve krema dışında bütün malzemeleri tencerenize koyun. Hepsini beraber iyice karıştırdıktan sonra ocağın altını açıp karıştırarak kaynatın. Muhallebi fokurdamaya başlayınca vanilya ve tereyağını atıp altını kapatın. Koyu kıvamlı bir muhallebi oluyor telaş etmeyin, kremayı koyunca yumuşuyor. Üstünün kabuk tutmaması için ara ara karıştırarak soğutmanız gerekiyor.

Muhallebi soğurken süt kremanızı şanti kıvamına gelinceye kadar mikserle çırpın. Eğer krem şanti kullanıyorsanız yarım paket toz krem şantiye yarım su bardağı ( 100 ml ) soğuk süt ekleyerek çırpın.

Soğuduktan sonra sertleşeceği  için muhallebiyi mikserle tekrar çırpın. Kremanızı da ekleyip tercihen spatulayla birbirine yedirin. Kremanız pastalarınız için sürülmeye hazır...

13 Eylül 2013 Cuma

POP CAKE

Malum okullar açıldı... Daha doğrusu mini mini birlerin oryantasyon haftası başladı. Tabii ben bunu yayınlanıncaya kadar bitmiş bile olacak belki...

Okula çocukları yeni başlayanlar beni anlarlar muhakkak. Bir ebeveyn olarak, ana sınıfının rahatlığından sonra buradaki disiplinli ortam, yoğun bir ders temposu, sınıflarla tuvalet arasındaki mesafe sorun yaratacak mı ve daha onlarca soru kafamızı kurcalarken üzerine daha fazla soru eklendi. O kadar çok havada olan şey var ki, forma giyip giyilmeyeceğinden ders saatinin süresine, hatta kaç ders olacağına bile net olarak bir karar verilmiş durumda değil maalesef. Okul hayatına  yeni başlayan ya da başlayacak olan bütün çocuklara bol şanslar diliyorum. Çünkü buna gerçekten ihtiyaçları var.


Neyse gelelim tarifimize; böyle okula git gel, çantaydı, kırtasiyeydi, en kötüsü de kitap kaplamaydı derken evde yapmış olduğum keki biraz ihmal ettik. Ben de onları bu pop keklere döndürdüm. Eldeki malzemelerle biraz spontane gelişen bir tarif olduğu için size fikir olsun diye malzeme listesiz yazıyorum. İlerleyen günlerde tekrar yapınca daha ayrıntılı ve fotoğraflı anlatırım.
 

Kekleri ister elinizle ister robotta ufalayarak un ufak hale getirin. İçine koyacağınız malzeme aslında marmelat veya reçel çeşitleri olabiliyor. Fakat böyle olunca çok tatlı olduğu için tercih etmiyorum. Ben evde yapmış olduğum pudingi kullandım. Bunun yerine artmış ganajınızı ya da şantinizi de kullanabilirsiniz.


Ufalanmış olan keklerin üzerine kullanacağınız kremanızı azar azar ekleyerek bir hamur elde edin. Hamurun kremayı çekmesi için bir saat buzdolabında dinlendirin. Ayrı bir yerde çikolatayı benmari usulü eritin. Ama bu konfiseri diye satılan daha hafif ve çabuk eriyen bir çikolata bu, sadece pasta malzemeleri satan yerlerde var bildiğim kadarıyla. Ben daha önce normal çikolatayla denediğimde çikolata ağır geldiği için toplar hep devrilmişti. 

Buzdolabındaki hamuru çıkartıp küçük toplar yapın ve şişlere takın. Şiş yoksa muffin kağıtlarına da koyabilirsiniz. O da yoksa çikolataya batırıp çıkarmanız yeterli. Üstlerini susam, hindistan cevizi, sprinkles ya da gıda boyasıyla renklendirilmiş şekerle süsleyebilirsiniz. Buzdolabına koyup çikolatanın donma süresini hızlandırabilirsiniz.

12 Eylül 2013 Perşembe

HAZIR YUFKADAN GÖZLEME


Sabah kahvaltıları ya da  ani gelen misafirleriniz için hazırlayabileceğiniz pratik bir tarif. Yapımı kolay malzemesi ise peynir, patates, ıspanak ve kıymaya kadar evde ne varsa malzemeleriyle yapılabilen lezzetli bir alternatif. Fırında yapılan bir böreğe göre içinde hiç yağ olmadığı için daha hafif  ve pişme süresi de daha kısa.


Ben hazırladıktan sonra pişirmeden ayrı ayrı dondurup daha sonra derin dondurucuda üst üste saklıyorum ve kaç tane istersem çıkartıp teflon tavada pişiriyorum. Buzunun çözülmesini bekleyecek zaman varsa birkaç saat önceden çıkarmak ideal ama yoksa içinin buzu çözülsün diye kısık ateşte pişirmek gerekiyor.

Malzemeler:

2 adet yufka ( dört gözleme için )

İç malzemesi:

kaşar loru ( tercihe göre değişebilir)
bir taze soğanın ince doğranmış yeşil kısımları
ince söğüş doğranmış domates
tuz,karabiber pul biber

İçi için gerekli olan domates dışındaki bütün malzemeleri karıştırıp bir kaba alın. Yufkaları ortadan ikiye ayırıp toplam dört adet yarım yuvarlak yufka edin. Bir yufkayı tezgaha serip kenarlarını kestikten sonra kare bir şekil elde edin. Kestiğiniz parçaları kare yufkanın ortasına alın.

        

Kesilen parçaların üstüne gelecek şekilde domatesleri ve peynirli harcınızı koyun.



        
Dört kenarından zarf gibi katlayarak da daha küçük bir kare elde edin

Hazırladığınız yufkayı dikkatlice açılmayacak şekilde ota ateşte ısınmış teflon tavaya alın. Alt üst ederek altın sarısı renk alıncaya kadar pişirin. Dilerseniz ocaktan aldıktan sonra üstüne sıcakken bir parça tereyağ sürebilirsiniz.



10 Eylül 2013 Salı

EVDE BEZE (MERENG) TARİFİ




Gene evde artmış bir şeyleri değerlendirdiğim bir tarif. Bu defaki malzemem yumurta beyazı. Yapımı basit,  malzemeleri gayet az, çok sevdiğim ve de uzun süre dayanabilen bir tatlı.

Beze yani nam-ı değer köpüğü yaparken bir iki küçük püf noktasına dikkat ederseniz hiç bir sorun yaşamazsınız.

Bunlardan en önemlisi yumurta beyazlarının içine toplu iğne ucu kadar bile sarısı kaçmış olmamalı. Kaçtığı durumda da temiz, ıslak olmayan bir kaşık yardımıyla itina ile çıkartılmalı.

Yumurta beyazı çırptığınız kabınız cam veya çelik olmalı, plastik kaplar kullanılmamalı.

Yumurtaları biraz köpürttükten sonra pudra şekerini bir kere de dökmeniz daha iyi sonuç verecektir.

Yumurtalar ters çevirdiğinizde düşmeyecek kıvama gelene kadar çırpılmalı. Beyaz rengi sıkma torbasına koyup sıktıktan sonra, kalanı gıda boyasıyla renklendirirseniz lekesiz bir beyaz elde etmiş olursunuz .

100 derecede uzun sürede ( benim fırınımda yaklaşık 1.5 saatte pişti ) pişmesi gerekiyor. Yüksek ısıda pişerse rengi değişebiliyor ama tadında bir değişiklik olmuyor. Piştiğini anlamak için arada fırından bir tane çıkartıp soğutun dişe yapışıyorsa daha pişmemiş demektir. Isırdığınızda çıtır çıtır olmalı. Fırının alt rafına yakın koyarsanız altı da çiğ kalmayacaktır.Biraz soğuduktan sonra terleme yapmaması için ızgaraya alabilirsiniz. Buzdolabında bir haftaya kadar tazeliğini koruyabilir.


Malzemeler:

2 yumurta
4 çorba kaşığı pudra şekeri
2-3 damla limon suyu
dilediğiniz renkte gıda boyası ( isteğe bağlı )


Cam kaba kırdığınız yumurta beyazlarını mikserin düşük hızıyla çırpmaya başlayın. Beyazların üstü köpük köpük olmaya başlayınca içine şekeri ve limon suyunu ekleyin. Mikserin hızını yükseltip kar gibi oluncaya kadar aralıksız çırpın. Kıvamı sıkı ve parlak bir traş köpüğü kıvamında olmalı, kabınızı ters çevirdiğinizde köpük dökülmemeli.

Sıkma torbasına aldığınız henüz beyaz olan köpüğü dilediğiniz şekil ve boyutlarda yağlı kağıt serilmiş tepsinize sıkın. Bu noktada dilerseniz bir kısmını ayırıp dilediğiniz gıda boyasını katıp  tekrar sıkma torbasına alabilirsiniz.

100 dereceli fırında  yaklaşık 1-1.5 saat kontrol dahilinde pişirin. Arada tepsiden bir tane çıkartın, soğutun, çıtır çıtır bir kıvam almış ve artık dişinize yapışmıyorsa fırından alın.


5 Eylül 2013 Perşembe

EVDE ETSİZ ÇİĞ KÖFTE TARİFİ


Zor zamanlarımda, evde bir şey yok, krizi yaşadığım ara imdadıma yetişen bir tarif. Hemen her zaman evde bulunan ince bulgur, maydanoz ve soğanla yapılıp yoğurma işlemini mutfak robotunun yaptığı bir çiğ köfte. Dışarıda içinde ne olduğunu bilmediğimiz, bulgurun kilosunun 2 tl olduğunu hesapladığınızda, neredeyse et fiyatına yediğimiz çamur gibi çiğ köftelere, iyi bir alternatif.


Eğer lavaşıyla yemek isterseniz hazır lavaşlardan alabilir ya da evinizde yapabileceğiniz mayalı bir hamurdan kendiniz hazırlayabilirsiniz. Ben hazırda dürüm yapacak malzemem yoksa marulla tüketmeyi tercih ediyorum. Zaten çiğ köftenin kültüründe lavaşı yok aslında, fast food kültüründe doyurucu olması amacıyla düşünülmüş bir şey. Kısırın yanında nasıl ekmek yenmiyorsa çiğ köfteyle de yenmiyor anlayacağınız.

Neyse biz gelelim tarife, aşağıdaki malzemeleri istediğiniz gibi çoğaltmak sizin elinizde. Aşağıdaki ölçüler iki kişi için yeterli oluyor.

Malzemeler:

1 su bardağı yıkanmış ince köftelik bulgur
1\2 demet yıkanmış maydanoz
1 yemek kaşığı biber salçası
1 yemek kaşığı domates salçası
1 orta boy soğan
2 diş sarımsak
1 limon suyu
3 çorba kaşığı zeytinyağı ( isterseniz artırabilirsiniz )
nar ekşisi ( arzuya göre )
1 çay kaşığı tarçın
tuz, karabiber, pul biber, kimyon

Yıkanmış olan bulgurları yıkayıp süzdürün. Daha sonra mutfak robotuna alın.Soğan ve sarımsağın kabuklarını soyup kalan bütün malzemeyi de üstüne ekleyin.



Mutfak robotunu önce yavaş sonra yüksek hızında çalıştırın. Ara ara durdurarak kaşıkla üstte kalan kısımları içeri alacak şekilde karıştırın. Bu işlemi her tarafı eşit yumuşasın diye yapıyoruz.

Benim robotumda yaklaşık on dakika sonra yeterli derecede yumuşuyor. Eğer hızlandırmak isterseniz arada elinizle su serpebilirsiniz. Zaten karışım, karıştırıcının etrafına toplanıp bir arada durmaya başladığı zaman olmaya başlıyor demektir.


Olan köfteleri elimizi su ile ıslatarak şekillendiriyoruz. Eğer biraz bekletirseniz dinlendiğinde daha lezzetli oluyor.